Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un önünde iki dosya var: Biri Yargıtay’a ait ve Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesini istiyor. Öbürü Anayasa Mahkemesi’ne ait ve Can Atalay’ın tutuklanmasının “hak ihlali” olduğunu belirtiyor, tahliye edilerek milletvekili sıfatıyla Meclis’teki görevine dönmesini gerektiriyor.
Kurtulmuş’un yapabileceği iki şey var:
‘SUHULETLE ÇÖZMEK’
Elbette Kurtulmuş siyaseten çok zor bir durumda… Hukuka uysa doğrusunu yapmış olacak ama partisinde “laf dinlemeyen”lerin maruz kaldığı bütün hücumlara maruz kalacak!.. Fakat tarih de hukuk dünyası da kendisine büyük saygı duyacak. Daha önemlisi “anayasanın üstünlüğü” felsefesine değerli bir katkıda bulunmuş olacak.
Kurtulmuş bugüne kadar “dengeli” götürdü. Partizan açıklamalar yapmadı. Son olarak “suhuletle çözmeliyiz” diyerek sağduyulu bir açıklama yaptı. Fakat artık karar zamanı geldi ve önünde iki seçenekten başka çözüm yok; ya partisine ya hukuka itibar edecek.
İktidar bu sorunu kendi bildiği gibi bir sonuca ulaştırmak için Meclis’e kanun sevk edebilir ama öyle bir kanun geriye yürütülemez, Can Atalay’a...