İktidarın giderek artan duygusal ve ideolojik savrulmalarının dış politikadaki son örneği Katar’la ilişkilerdir.
Katar ne “Haçlı ittifakı”nın bir mensubudur ne de “dış güçler”den biri… Aksine, Katar Emiri Temim El-Sani 400 milyon dolar, evet lira değil dolar değerindeki ültra lüks uçağını Türkiye’ye “hediye” eden bir “kadeşimiz”dir. (13 Eylül 2018)
Türkiye Cumhuriyeti böyle bir “hediye”yi kabul etmemeliydi; ayrı mesele.
Geçen hafta Katar’la 84 mutabakat imzalayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hatırlayacaksınız, “Türkiye ve Katar zor dönemlerde dayanışma içinde hareket ederek, gerçek birer dost olduklarını göstermişlerdir” demişti… (8 Aralık)
Ama üç gün sonra Katar, Rum kesimiyle, üstelik Türkiye’nin kıta sahanlığını da ihlal ederek, doğal gaz anlaşmasını imzaladı!
Karar gazetesinin manşeti “Sen de mi kardeş” şeklindeydi, durumu çok güzel...