AMERİKAN Kongresi’ne sunulan resmi istihbarat raporunda Türkiye açısından çok önemli üç tespit var:
-YPG, Suriye’de PKK’nın milis örgütüdür.
-Esad rejimi güçlenmiştir, gidici gözükmüyor.
-İran, Suriye üzerinden Lübnan’a (yani Doğu Akdeniz’e) koridor
oluşturmaya çalışıyor.
Amerika’da çeşitli kurumların YPG’nin aslında PKK olduğunu
bilmemesi mümkün değil... YPG’yi, İran’ın milis örgütü Haşdi
Şabi’ye karşı kullanmak istedikleri yolunda yorumlar da var.
Kongre’ye Ermeni tasarıları geldiğinde Türkiye lehine lobi yapan,
Senato ve Temsilciler Meclisi’nde çalışmalar yürüten, Pentagon ve
Dışişleri’nden “Türkiye stratejik ortağımızdır” diye uyarılarda
bulunan çevreler şimdi ne havadalar bilmiyorum. Ne olursa olsun,
YPG’nin terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı olduğu resmen
Kongre’ye beyan edilmiştir.
Tabii Dışişleri Bakanı Tillerson geldiğinde bu rapor da önüne
konulacaktır.
KAFKASYA’DAN DOĞU AKDENİZ’E
Rusya, İran ve Esad’lı Suriye kuşağına Lübnan’ı da katmak lazım.
Çünkü Lübnan, Şii Hizbullah örgütünden ayrı düşünülemez. Raporda
İran’ın Suud’daki Şii Husileri desteklediği, körfez ülkelerinin ve
Suudi Arabistan’ın önemli bütçe açıkları vermeye başladığı
belirtiliyor.
Rapor’da “siber saldırı” tehlikesi de altı çizilerek anlatılıyor,
“Amerika’ya en büyük siber tehdidin Rusya, Çin, İran ve Kuzey
Kore’den geleceği” ileri sürülüyor.
Ukrayna ve Kırım’dan sonra Suriye’ye giren Rusya’nın bölge
dengelerini değiştirme gücü ve nüfuz alanlarını genişletme
stratejisi zaten biliniyor.
Ş...