Yargı organları arasında görev ve yetki uyuşmazlıkları çıkabilir. Fakat Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Türkiye’yi sarsan kararı ‘yetki uyuşmazlığı” değildir. 3. Daire Anayasa Mahkemesine karşı adeta savaş açmıştır. Hem de siyasi içerikli bir savaş…
Bir süredir adli mahkemelerin ve Yargıtay’ın AYM’yi “yetki gaspı, yetki aşımı” gibi sözlerle itham ederek kararlarına uymadığı ve bunu yapan hakimlerin HSK tarafından ödüllendirildiği biliniyor.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi iktidar bloku tarafından AYM’yi suçlamak için kullanılan siyasi söylemlerin aynısı kullanarak AYM’yi suçlamış bulunuyor..
SİYASİ SÖYLEM
AYM’nin Can Atalay’ın tutuklu bulundurulmasının “ihlal” olduğunu hükme bağlayan kararlarında Yargıtay’a yönelik hiçbir suçlama yoktur. Sadece, Yargıtay’ın mahkumiyet kararlarının kanun yerine geçemeyeceği belirtilmektedir. Doğrusu da budur.
Fakat 3. Daire buna o kadar sinirlenmiş ki, kendisi AYM kararında ‘görevi ihmal’le suçlanmış gibi, AYM’yi terör örgütleriyle aynı cümlede zikreden bir karşı-suçlama yönetmiştir. “Birçok terör örgütü veya üyesi tarafından… sürekli tehdit edilen Dairemiz...