MECLİS'te güvenoyu alan 64. hükümetin programı bende heyecan yaratmadı.
Davutoğlu’nun konuşmalarında kuvvetle vurguladığı yolsuzlukla mücadele ve bağımsız yargı konularında hükümet programını zayıf buldum.
AB raporlarında ısrarla vurgulanan “yolsuzlukla mücadele için
bağımsız bir organ kurulması” bir türlü hükümet programlarına
girmedi, bu defa da yok.
Yalnız hükümet programında Davutoğlu’nun iki vurgusu var ki,
millete verilmiş taahhütler olarak buraya kaydediyorum: Yeni
anayasanın “en geniş uzlaşma arayışı içinde” yapılması ve “özgürlük
alanlarının daha da genişletilmesi.”
BAŞBAKAN’IN TAVRI
Program bana heyecan vermese de Başbakan’ın güvenoylamasından
sonra muhalefet liderlerine giderek tokalaşmasını çok olumlu
buldum.
Her şeye rağmen Demirtaş’la da tokalaşmalıydı.
Başbakan muhalefetle diyalog halinde olacaklarını söyledi.
Siyasette “üslup ve içerik seviyesinin yükseltilmesini” ve “empati
yapılmasını” istedi, buna öncelikle kendilerinin özen göstereceğini
belirtti. Bu yaklaşımı çok isabetli buluyorum ve alkışlıyorum.
Mevcut gerilim ve kutuplaşmanın sebebi Davutoğlu değildir ama bütün
kalbimle dilerim ki, bu yaklaşımı sürdürür ve ülkedeki
kutuplaşmanın giderilmesinde etkili olur.
Bu yönde bir uygulama, CHP’nin önerdiği “TBMM’de Kesin Hesap
Komisyonu”nun kurulması olabilir.