LAİKLİK ve din kutuplaşması uzun süre dış politikaya bakışlarımızı da etkiledi.
Bir kesim Batı’ya odaklanarak Arap dünyasına mesafeli durmayı savunurken, öbür kesim Arap dünyasına olağanüstü önem verdi, bunu duygusal kavramlarla iç politikada da kullandı.
Şimdi Türkiye’ye yönelen risklerin önemli bir
bölümü Ortadoğu’dan geliyor; Suriye ve Irak sorunları gözler
önünde.
Önceki gün Arap Birliği, Türkiye’yi Musul’da askeri eğitim birliği
bulundurduğu için “kınayan” bir bildiri yayınladı!
Aynı gün Irak Kürt Bölgesi Yönetimi’nden Nazım Herki, yaptığı
açıklamada Bağdat hükümetinin “PKK’yı Irak’ta silahlandırıp Haşdi
Şabi adlı Şii milis gücü bünyesine sokmaya çalıştığını” ifade
etti.
Rusya’nın rolünü de hiç akıldan çıkarmamak gerekir.
ARAP BİRLİĞİ
Arap Birliği örgütünün toplantısında hiçbir Arap
ülkesinin Türkiye’yi gözeten bir “muhalefet şerhi” koymaması dikkat
çekicidir. Halbuki mesela Suudi Arabistan ve Katar’ın “kınama”ya
yer vermeden Türkiye’nin asker çekmeye başlamasını olumlu
buldukları yönünde bir metin önermeleri beklenirdi.
Fakat Türkiye, Mısır’daki darbeyi haklı olarak eleştirmekle
kalmayıp daha ileri giderek ilişkilerini bozan tek ülkedir. Katar
ve Suudi Arabistan ise darbeyi hem siyaseten hem 5 milyar dolar
vererek desteklemişlerdir.
Türkiye’nin Araplar arası ihtilaflarda ve rejim sorunlarında
“taraf” haline gelmesinin sonuçlarını görüyor musunuz?
ORTADOĞU ROMANTİZMİ
Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılması doğruydu.
Türkiye AB reformları çizgisinde giderken hem Batı’da İslam
dünyasına örnek gösteriliyordu... Hem 2008 yılında Güvenlik
Konseyi’ne ilk turda Araplar dahil 151 ülkenin oylarıyla üye
seçiliyordu.
Ortadoğu’ya ihracatımız da hızla artıyordu...
Fakat Arap Baharı Ortadoğu’da depremler yarattığı gibi, AK Parti
iktidarında da “yüzyıllık parantez kapanıyor” heyecanına yol
açtı.
Doğru olan “lider ülke” hedefinin meydanlarda coşkuyla, yüksek
perdeden ilan edilmesinin olası etkileri düşünülmedi. Araplar ve
İslam ülkeleri Türkiye’nin “lider” olmasını “oyun kurucu” güç
haline gelmesini mi istiyordu?
Doğru dil, eşit ülkelerin ilişkileri değil miydi?
Miting meydanlarında coşkuyla yürütülen Mısır politikamız neye
yaradı?
2015’teki Güvenlik Konseyi seçimlerinde, Mısır ilk turda üye
seçildi: Arapların da desteğiyle!
Arap milliyetçiliği “kapanmış bir parantez” değildir. Evet
birleştirici olamıyor fakat tepki vermede hayli etkili oluyor.
İşte, Irak’ta Portekiz askeri tepki çekmiyor, Türkiye’ninkine tepki
gösteriyorlar!