Çarşamba günkü yazıda “okumanın fıtratına ve okuma eylemine has bazı kaidelere” dair hasbihal ettik. Şimdi gelelim, “Peki ne okuyalım?” sorusunun cevaplarına…
Türkiye’de yaşayan, Türkiye’den İslâm dünyasını seyreden ve Türkiye’yi önemseyen her Müslümanın, diğer okumalarının yanında, kendisini bilhassa şu beş türde, ömrü boyunca disiplinli, ısrarlı ve istikrarlı bir okuma programıyla beslemesi gerektiği kanaatindeyim.
* İslâm’a dair temel okumalar
İçinde yaşadığımız coğrafyanın dinamiklerini, İslâm’ı derinlemesine anlamadan kavramak ve algılamak mümkün değildir. İslâm inancı, tarihi ve kültürü her şeye öylesine sinmiştir ki, kritik kodları çözmek ancak İslâm’ı bilmekten geçer. Türkiye, Ortadoğu ve İslâm dünyasının geneliyle alakalı yorumlarında, öngörülerinde veya tepkilerinde sürekli yanılanlara bakınız, hepsinde aynı eksikliği göreceksiniz: İnancıyla, tarihiyle, kültürüyle ve ürettiği insan tipiyle, İslâm’ı kavrayamamış olmak. Kur’ân ve onunla birlikte hadis külliyatı başta olmak üzere, İslâm okumaları hiç bırakılmadan devam ettirilmelidir.
* Tarihe ve İslâm tarihine dair okumalar
Bir sosyal bilim olarak, tarihin...