Bir kurultayı daha kör topal atlatan Kılıçdaroğlu, 447 fireye
rağmen başkanlığı elde etmeyi başardı.
Bu başarıya (!) rağmen CHP’yi ve Kılıçdaroğlu’nu eleştirmeler
dinmedi, bir müddet daha dinmeyecek…
Sol yazarların hepsi CHP’nin perişan haline kendince sebep sonuç
ilişkisi bulmaya çalıştı.
CHP içindeki muhalifler CHP’nin millet partisi olabilmesi için
eleştirileri ve çözüm önerilerini getirdiler.
Ortak fikir hepsinde aynıydı… Kılıçdaroğlu ile bu CHP’nin iktidar
olamayacağı, Türkiye’yi kucaklamakta yetersiz kalacağı…
Beri taraftan iktidar partisi zaten her fırsatta ve her konuda
Kılıçdaroğlu’na yüklenmekten ve eleştirmekten geri durmamıştı…
Kongre dönemi öncesinde de eleştirdi kongre anında da…
Bu eleştirinin CHP içindeki marjinal gruplar ve terörist sevici
tipler ile ilgili yorumları ayrı tutuyoruz.
Konuya geleceğim… CHP ve onun Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hem
içeride hemen her kesimden eleştiri yağmuruna tutuluyor; hem ulusal
basında CHP dostu gözüken solcu yazarçizerlerin nefrete varan
eleştirilerine muhatap oluyor, hem milliyetçi muhafazakar
yazarçizerin eleştirisine ve hatta alaycı yorumlarına öteden beri
muhatap oluyordu…
Diğer taraftan siyaseten MHP tarafından da en ağır eleştirilere
muhatap oluyor…
Yani hem iktidar tarafından hem muhalefet tarafından
eleştiriliyor.
Yani?
Kılıçdaroğlu’nun bir tek destekçisi bile yok…
Bir tek “adam şu konuda haklı” diyeni yok…
Komplo teorisiyle ilgili onca yorumlar var… Kasetle geldiği ve
kurgu başkan olduğu yorumları dinmek bilmiyor. Dış g&u...