Daha önce defalarca yazdığım iyi parti temasları dahil bir çok alternatif deneyimler, kafa karışıklığı derken, seçimi zamanında yapmaya karar verdiler. Bugün- yarın depremden zarar gören bir kaç ilde enkaz-kurtarma çalışmalarının sonuna geldiğini ilan edecekler.
Erdoğan'ın "Seçim koordinasyon merkezlerini kurun!" talimatı verdiğini ögrendim.
Bu talimat artık öngörülen seçim takviminin değişmeyeceğinin gayri resmi bir belgesi olarak görülebilir.
İktidar cephesinin depremden önce hazırda tuttuğu ama faaliyete geçirmediği SKM'ler bugünden itibaren faaliyete geçiyor.
Erdoğan, seçimlerin kült bir karakteri.
Karşısına çıkacak en muhtemel aday Kılıçdaroğlu'nun seçim kazanma makinası olan rakibine karşı birden fazla kozu olduğu söylenebilir.
* 20 yılın yıpranma payı.
* Ankara-İstanbul belediye başkanları'nın sosyolojik tabanları.
* Ve iktidara "Asla oy vermem! " diyen yeminli cephe.
Kapışma büyük olacak!
ALTAR'IN OĞLU TARKAN'LAR VE SOYLU MESELESİ!
Etrafı kolaçan edince hepimiz görüyoruz ki...
Deprem felaketi bile siyasetin PR aracı, ayrışmanın öznesi haline getirildi.
Kahredici bir fotoğraf bu.
"Deprem, daha iyi yönetilebilirdi!" dediğiniz an, "Vayyy, iktidara çakıyorsun ha!.."
"İktidar elinden geleni yaptı. Deprem çok büyüktü!" diyene, "Seni gidi iktidar yalakası!" demenin haysiyet dozu muhataplarına ait bir mesele.