Yaman bir sualle başlayalım: Mister Patrik, 15 Temmuz’da ne halt karıştırıyordu?
Şöyle de sorabiliriz:
Patrikhane, 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında FETÖ’ye yardım etmiş midir?
Böyle sualleri, “en baba” tarihçimiz İlber Ortaylı sorabilir mi?
-Ne mümkün: Zinhar soramaz!
Peki, ya nedir?
İlber Hoca, Patrik Bartholomeos için…
Ancak ve ancak bir “güzelleme” yazısı döşenebilir!
Mister Patrik hakkında yeni çıkan bir kitaptan hareketle, Hürriyet’teki sütununda (19 Aralık 2021) yaptığı gibi…
Gazeteci ile tarihçi arasındaki temeldeki farkı isabetle işaretlediği için; İlber Hoca’nın geçmişte söylediklerini, buraya not edelim:
“Akademik tarihçiden çok, gazeteci tipi yani olay yerine giden kişidir; iyi tarihçi…
Bugünün önemli haberlerine imza atan gazeteciler için ‘tarihe not düştü’ denmesinin sebebi aslında biraz da budur…” (30.8.2013)
“PORTAKAL, ORDA KAL”
Komprador Burjuvazi, derin suikastları (faili meşhur cinayetleri) irdeleyen, araştıran velhasıl “olay yerine giden” gazetecileri hiç sevmez.
Soru soran, gerçeği arayan ve dahi gün ışığına çıkaran hakiki gazetecilerden nefret ederler.
İlber Ortaylı’nın “rakipsiz” tarihçiliği mi; Komprador Üst Sınıf’ın müsaade ettiği yere kadardır!