Acun Ilıcalı ikiye ayrılır: Firarda-Acun ve Survivor-Acun…
Firarda-Acun yahut “Acun Firarda” bir çıkış/yükseliş öyküsüdür.
Survivor-Acun ise o yükseliş sonucunda gelinen yerde durabilme
öyküsü. Zirvede hayatta kalabilme (“survival”) öyküsü.
“Survivor” burada birbiriyle bağlantılı iki anlam katmanına sahip.
Birincisi, Acun’un bir “patron” olarak kalabilme mücadelesini
işaret eden anlam... Diğeri ise onun TV 8’de yaptığı işin sadece
“Survivor”dan ibaret bir pratik haline gelmiş olması. Aslında bir
yayıncılık vahametini simgelercesine programın haftada beş gün
“prime time” 1 ve 2’de karşımızda oluşu. TV 8’in neredeyse
“Survivor”a indirgenmiş bir “TV 8urvivor” haline gelmiş olması…
“Acun Firarda” ise neşeli bir girişimcilik öyküsüydü. Çiçeği
burnunda hırslı, girişken bir gencin öyküsü…
Onun ortaya çıkışına dair tatlı bir değerlendirme, şimdi Star TV
Genel Müdürü olan ama bir zamanlar bu ülkenin popüler ilgiye açık
ilk “popüler kültür” çalışmasına birlikte omuz verdiğimiz Ömer
Özgüner tarafından kaleme alınmıştır. 2004 yılında Milliyet
bünyesinde çıkan haftalık “Popüler Kültür” ekinde o dönem yayındaki
“Acun Firarda”yı yazmış Özgüner şu başlık altında: “Gençlerin aklı
firarda”…