Tayfun Atay Cumhuriyet Gazetesi

Erkeklik ve şöhret

Değerli dostum, gazeteci-yazar Ahmet Tulgar’ın tarihe geçmesi gereken bir yazı başlığı vardır: “Erkekler baştan yeniktir” şeklinde…  Yazı, Fatih Terim’in 2003’te Galatasaray...

03 Eylül 2017 | 169 okunma

Değerli dostum, gazeteci-yazar Ahmet Tulgar’ın tarihe geçmesi gereken bir yazı başlığı vardır: “Erkekler baştan yeniktir” şeklinde… 
Yazı, Fatih Terim’in 2003’te Galatasaray teknik direktörüyken Beşiktaş derbisinde kendisine yönelik küfürlü tezahürata karşı tribünlere yaptığı el hareketine ilişkindir. 
Terim, yüzü sahaya dönük halde sağ kolunu arkaya doğru kaldırmış, başparmağını ikinci ve üçüncü parmakları arasına sokarak tribünlere uzatmıştı. 
Ahmet, bu hareketin ne ölçüde etkili olup olmadığını, aynı anlama gelen diğer hareketlerle karşılaştırmalı şekilde ilginç bir açıdan tartışıyordu. Sonuçta da sağ kolu sol avuçta “şak” diye kaydırarak yapılandan parmaklarla cinsel organı avuçlamaya kadar açılan yelpazede tüm bu hareketlerin aslında “erkeğin çaresizliği ve yetersizliğine işaret” olduğunu ileri sürüyordu. 
Yazıyı şöyle noktalamıştı: “Bütün erkekler daha işin başında yeniktir. Adı ‘Fatih’ olanlar bile” (“Milliyet Popüler Kültür”, 7 Kasım 2003).

***

Gerçekten, bir erkeğin yaşamı, hiç tamamına erdirilemeyen bir “erkeklik”uğruna, hiç son bulmayan bir mücadele içinde geçer. 
Erkekliğin her an “elden gitme” kaygısı, hayat boyu her ortam ve ilişkide erkekle beraberdir. 
Erkeğin “erkekliği”, cinsel organının “iş yapar”lığından tuttuğu takımın başarısına kadar, evde, işte, sokakta, her yerde sınama ve tehdit altındadır. 
O yüzden diyoruz, erkeklik en çok erkeği ezer!.. 
Fatih Terim’i de bol bol ezdi. 
En son, kendisinin ifadesiyle “ailenin en büyüğü” olarak, damadının ablasının Çeşme-Alaçatı’da işlettiği mekânın yanındaki kebap salonunun sahibiyle yaşanan çekişmeye “erkekçe” müdahil oldu o. 
Lâkin aynı kararlılıkta bir “erkeklik” duvarına da tosladı. Dükkândakiler, kamuoyunun gündemine gelecek bir karşılık verdiler.

***

Ancak Terim cephesinde “erkeklik” kadar hassas bir diğer kimliksel dinamik vardı ki bu da “şöhret”ti. 
Ve Terim’in “erkeklik gösterisi”nin şöhretle titreşimli şekilde son derece ilginç bir “çarpan etki”si olduğunu dün önümüze gelen matrak mı matrak haberden anlıyoruz. 
Bir grup üniversite heykel bölümü öğrencisi, uluslararası spor bahis sitesi “YouWin” (“Sen Kazandın”) desteğiyle Terim’le kapışan dükkân sahibi Selahattin Aydoğdu’nun heykelini yapmış. 
Heykel, Alaçatı’da restoranın önüne dikildi. Üzerinde de “Türk futbolununkaderini değiştiren adam, Selahattin Aydoğdu” yazılı. 
Demek ki nasıl “erkeklik erkekliği çekti”yse şöhret de “şöhret”i çekti ve Aydoğdu meşhur oldu!.. 
“Böyle bir sürprizi beklemiyordum, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum”demiş heykelin yanında neşe içinde poz verirken…

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kalacak bir türkü söyler gideriz 10 Eylül 2018 | 3.904 Okunma Kovboylar yetmez, kotu da yasaklayın! 05 Eylül 2018 | 3.542 Okunma Betona tapanların mabedi yapıldı 03 Eylül 2018 | 3.675 Okunma Bir insanlık ibadeti: Cumartesi Anneleri 20 Ağustos 2018 | 156 Okunma ‘Eşkıya’nın namusu Deniz’den soruldu! 15 Ağustos 2018 | 2.575 Okunma