Geçen haftanın en sansasyonel hadisesi, memlekette hanidir durgunluktaki “hilafet piyasası”nın canlanmasıydı. Art arda kanlı terör eylemleri, buna değinme imkânı vermedi. Şimdi biraz gecikmeli de olsa bunu telafi edelim!..
Halep’te yaşananları gerekçe gösteren, buna içerideki terör katliamlarını da ekleyen Hizb-üt Tahrir bağlantılı olduğu belirtilen gruplar, İstanbul ve Ankara’da düzenledikleri gösterilerde hilafet çağrısı yaptılar.
İstanbul’da eylemin Üsküdar Belediyesi’nce de desteklendiği ve şu çağrının belediye aracından yapıldığı iddiaları da ortaya atıldı:
“Irak, Mısır ve Suriye’de bu kanlı, bu zillete düşmüş günlerden kurtulmak için en kısa zamanda İslâm birliğini yeniden tesis etmeli ve halifemizi seçmeliyiz.”
Üsküdar Belediye Başkanı iddialara yönelik olarak mitingle bir alâkaları olmadığını ve belediye aracının tesadüfen orada bulunduğunu söyledi.
Ankara’da Kocatepe Camisi’nde buluşan grup da Halep’te yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kılıp hilafet çağrısı yaptıktan sonra ABD Büyükelçiliği’ne protesto yürüyüşü yapmak istemiş ama polis izin vermemiş.
***
Ne demeli ki?! Belki yer Üsküdar olduğu için, ondan esinle “Üsküdar’da sabah oldu” diye seslenmek en doğrusu olur bu hilafet çağrısı yapanlara…
Yani, biraz geç kalmadınız mı, IŞİD 2014’te ilan etti Ebu Bekir El Bağdadi’nin halifeliğini!..
Onunla da kalmadı, ardından Boko Haram Nijerya’da hilafet ilan etti (sonrasında IŞİD’e biat etti, o da ayrı tabii).
Anlayacağınız, halifelik çoktan kapanın elinde kalmış durumda!..