Cumhurbaşkanı yine muhtarları topladı ve onlar üzerinden PYDYPG
bağlamında Amerika’ya ayar verdi:
“Eyy Amerika! Size kaç kere söyledim. Siz bizimle mi
berabersiniz, yoksa bu terör örgütü PYD ile YPG ile mi
berabersiniz? Eyy Amerika! Ne PKK’yi bize
tanıtabilirsiniz,ne PYD’yi bize tanıtabilirsiniz. Bunları biz
gayet iyi biliriz. DAİŞ’i de biz biliriz, bunları da biz
biliriz. Ama bunların hiçbirini bugüne kadar
tanıyamadınız. Tanıyamadığınız için bölge kan revan
içinde. Bu nasıl ortaklık, anlamak mümkün değil.
Karşımızda susuyorlar, gıyabımızda ‘Biz böyle bakmıyoruz
bunlara’ diyorlar.”
Türkiye Cumhurbaşkanı’nın bizim kültürümüzde “Açtı ağzını
yumdu gözünü” veya “Esip gürledi” şeklinde değerlendirilen bu tarz
sözlerine ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü
Yardımcısı Mark Toner’den sakin ve sade cevap
geldi: “YPG konusunda Türkiye ile aynı görüşte
değiliz.”
Her iki konuşmaya baktığımızda şu fark belirmekte: ABD sözcüsü
dünyaya konuşuyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı ise bizim muhtarlara, dolaylı olarak da bize
konuşuyor.
“Bizim muhtarlar”ı küçümsüyor muyuz “elitist” bir tavırla?.. Böyle
denilip çamur atılacaktır, ama hayır.
Aksine muhtarlarımızın kullanıldığını düşünüyoruz;
araçsallaştırıldığını düşünüyoruz; gönüllerine hitap edilip ruhları
okşanırken zihinlerinin tutsak alınıp güdümlendiğini düşünüyoruz.
Kirli bir iktidar oyununda malzeme yapıldıklarını
düşünüyoruz.
Çünkü muhtarlar aslında onlara hitap etmek için çağrılmıyorlar.
Kaçıncısı olduğunu dahi (20’nci miydi?!) akılda tutmanın güçleştiği
sıklıkta ha bire Saray’a çağrılan bu insanlar üzerinden sadece ve
sadece şaibe yüklü bir iktidarı yeniden ve yeniden konsolide etmek
amaçlanıyor.
Bu toplantılarda içeride ve dışarıda ötekileştirilenlere “Eyy” diye
seslenerek başlayan hitaplarla yapılan saldırılar tedip, telin ve
tehditlerle 2013-Gezi sürecinden beri “iktidarın tek yolu” sayılan
çatışmacı- savaşçı siyaset işlerlikte tutuluyor.
“Eyy” diye başlayan ifadelerin diplomaside bir karşılığı yok.
Uluslararası ilişkilerde karşılığı yok.
Hatta İngilizcede karşılığı yok.
Merak ediyorum mesela “Eyy Amerika”yı nasıl çevirdiler
İngilizceye?..
“You, America” dense olmaz. “Hey, America” dense olmaz. “Look,
America” dense olmaz da olmaz.