“Yeni Türkiye”, hafriyat kamyonlarının iktidarıdır.
Yıllardır hayatımızın onlar tarafından kademe kademe tahakküm altına alınmasına şahit oluyoruz.
Ve bu hakimiyet girişimi, Cumhuriyet’in 93’üncü yıl kutlamalarında niteliksel açıdan en çarpıcı ve anlamlı noktasına ulaştı.
Ankara’da 29 Ekim Cumartesi günü Cumhuriyet coşkusu, daha doğrusu “Yeni Türkiye”yi var edenlerin “Cumhuriyet coşkusu”, belediyenin hafriyat kamyonlarıyla doruğa çıktı.
Cumhuriyet Bayramı, hafriyat kamyonları eşliğinde coşkuyla kutlandı!..
***
Hafriyat kamyonları, AKP’nin muasır medeniyet seviyesi...
Hafriyat kamyonları, “Yeniden Büyük Türkiye”nin estetik karakteristiği...
Hafriyat kamyonları, “İnşaat ya Resulâllah” dindarlığının cismani karşılığı, kutsal nişaneleri...
***
Cumartesi günü Ankara’da şehir ortadan, Kızılay hattından ikiye bölündü. Ne kuzeyden güneye, ne de doğudan batıya kentte en yakın mesafeyi kat etmek dahi mümkün olabildi. 15 dakikalık yol 1 buçuk saatte alınır oldu.
Sebep?!.. Çünkü Ankara’da insanlar, Cumhuriyet Bayramı’nı kendi arzu ettikleri şekilde kutlamak istediler. Bayramın devlete değil değil, topluma, kendilerine ait olduğunu duyumsamak istediler. Demokratik bir hakkı hayata geçirmek istediler.
Devlet, hükümet ve belediye ise (ki topluca ve kısaca AKP diyebilirsiniz) buna 15 yıllık iktidarlarının alâmetifarikası olan hafriyat kamyonları ile karşı durdu, gövde ve güç gösterisi yaptı.
***
Aynı kamyonları 15 Temmuz darbe girişimi sonrası askeri birliklerin, tesislerin, garnizon ve kışlaların giriş-çıkışlarında da görmüştük, hatırlarsınız.
Sanırım hafriyat kamyonlarının “siyasallaşması” yolunda ilk adım o zaman atıldı.
Demek ki “Yeni Türkiye”, iktidar simgesi olarak “askeri tank”ın yerini hafriyat kamyonlarının aldığı bir memlekettir!..
***
Elbette “Yeni Türkiye”de hafriyat kamyonlarını dinbaz-totaliteryanizmin yalnızca politik-ideolojik simgesi olarak görmek eksik olur.
Onları, en son Cumhuriyet Bayramı’nda olduğu gibi toplumun farklı-muhalif kesimlerine had bildirme yolunda her köşe başına, cadde-bulvar eşiğine oturtulmuş bariyerler, demokratik taleplere çekilmiş çirkin setler olarak değerlendirmek yeterli değil.
İşin elbette esaslı bir “ekonomik” altyapısı var.
***
Hafriyat kamyonları bu iktidarı yıllardır en çok ayakta tutan sektörün, onun sihirli (daha doğrusu uyuşturucu etkili) şifresi “kentsel dönüşüm”ün mübarek vasıtalarıdır.
Hindistan’da nasıl inek kutsal ve dokunulmazsa...
AKP Türkiye’sinde de hafriyat kamyonu kutsal ve dokunulmaz!..
O yüzden nasıl Hindistan’da inekler yolun ortasına çöğdürüp öbek öbek de bıraktıklarında kimse bir şey demezse burada da hafriyat kamyonu evinizin yanındaki boş araziye hafriyatını boşaltığında hiçbir şey olmaz. Mubahtır!..
Yine o yüzden en son İstanbul’da Üsküdar’ın göbeğinde pazar alışverişinden dönen ve sokakta karşıdan karşıya geçmek isteyen 85 yaşındaki kadını hafriyat kamyonu ezer geçer. Olur biter.
***