Hakikat-sonrası (“post-truth”)
dünyada “Düz-dünyacılık” değil de ne öne çıkacaktı
ki?!
Buyurun o zaman “Birinci Uluslararası Düz
Dünya Konferansı”na!..
ABD’nin Kuzey Carolina eyaletinin başkenti
Raleigh’de düzenlenen konferans, 249 dolar bilet paralarını gözünü
kırpmadan ödeyen 400 kadar katılımcının eşliğinde
gerçekleşti.
Bu yine de gayet mütevazı bir başlangıç.
Önümüzdeki yıl düzenlenecek ikinci konferansa 1500 dolayında
katılımcı bekleniyor.
Ancak bu sayı da yanıltmasın sizi. Konferansa
bir “onur konuğu” gibi katılan “teorisyen”
Mark Sargent’in YouTube’de işlerlikte olan
“Düz Dünya” kanalının 43 bin takipçisi var!..
***
Düz-dünyacılar, adı üstünde, dünyanın bir
küre değil “disk”, yani bize daha aşina deyişle tabak ya
da tepsi gibi olduğunu ileri sürüyor.
Onlar, NASA başta olmak üzere pek çok bilim
kuruluşunun insanları dünyanın yuvarlaklığına inandırmak için
komplolar düzenlediğini söylüyorlar.
Aya ayak basma da, dünyanın uzaydan görünüşü
diye önümüze konulan uydu fotoğrafları da bu komploların başta
gelenleri olarak “gerçeği” saklamaya dönük…
Dünyanın düz olduğu
“gerçeği”ni…
Merkezinde yuvarlak bir buz kütlesi,
kenarlarında ise Antarktika bulunan ve en uçta buzdan duvarla
sarmalanmış bir dünya “gerçeği”ni…
***
Bilimin insanları Tanrı’dan uzak tutmak için
tasarlanmış bir etkinlik olduğunu ileri süren düz-dünyacılık,
20’nci yüzyılda ABD’de evrimsel düşünce karşısında yükselen
yaratılışçılığın en uç, daha doğrusu “uçuk” dalgası olarak
kaydedilebilecek bir pozisyon.
Yaratılışçılık, pek çok ara renge sahip bir
spektrum olarak çıkar karşımıza. En uçta işte bu düz-dünyacılar
var.
Sonra dünyanın yuvarlak olduğunu kabul etmekle
birlikte, merkezinde güneşin değil dünyanın bulunduğu bir uzay
sistemi inancındaki “Yer-merkezciler” var.
Onlara modern fiziğin, kimyanın, biyolojinin
bilgi çerçevesini tümüyle reddetmeyen “Genç-dünya
yaratılışçıları” eklenir. Bunlar hâlâ kutsal kitaptaki
yaratılış anlatısından “hesapla” dünyanın yaşını kendi
döneminde 4004 olarak belirlemiş 17’nci yüzyıl İrlanda başpiskoposu
James Ussher’in izindeler.
Oradan da bilimsel bulguların dünyanın yaşının
çok daha eski olduğunu ortaya sermesine itiraz etmeyip bunu dinsel
inançla kaynaştıran “Eski-dünya yaratılışçıları”na açılır
yelpaze... Onlara göre de dünya çok eskiden Tanrı tarafından
yaratılmış ama sonra yine Tanrı’nın denetimi ve gözetimi altında
değişmiştir (bir tür “evrimci-yaratılışçılık”).
***