Cumhuriyet’in “4 Parti 4 Yazar” kadrosunun AKP kontenjanını dolduran isim olarak diğer arkadaşlarım gibi benden de hem cumartesi yayıma sunulmak üzere seçim öncesi tahmin yazısı istendi, hem de pazartesi için seçim sonucu değerlendirme yazısı…
***
“Bir taşla iki kuş” vuracağım hiç aklıma gelmezdi!..
Böyle bir şeyi ne umdum, ne de istedim, ama cumartesi günkü yazımda seçim sonuçlarını doğru tahmin ettiğim için “tebrik” de aldım, söylediğim her şeyin çıktığına dair serzenişlere de muhatap oldum.
Ve şimdi bakıyorum, gerçekten de sonuç değerlendirmesi yerine cumartesi günkü yazımı devreye soksam işi kestirmeden halletmem mümkün gibi!..
***
O yazıda 7 Haziran sonrası izlenen ve AKP’nin bir parti politikasından öte devlet politikası eşliğinde “başarılı” şekilde sergilediği seçim stratejisinin (ki buna “ateş ve soğutma” demiştik) semeresini alacağını belirttim. “Hayatı yenip ölümü iktidara taşıyacağı” yorumu eşliğinde…
Sıraladığım veriler temelinde yaptığım yorum kuşkusuz bana aittir ve tartışmaya açık… Ama en güvenilir anketçilerin bile açık ara yanıldığı seçim sonucunu bana düşündüren veriler sanırım göz ardı edilemez. Anketlerin neden yanıldığı sorusunu da anlamsız buluyorum. Bu tür niceliksel verilerin güvenilir sonuçlara ulaşması ancak “güvenilir” yaşam koşullarında mümkün olur. Olağanüstü koşullar böylesi ankete dayalı araştırmaların sonuç almasına elverişli değildir.