Ege’de tatilde denizin ortasında geç
haberdar oldum; e-postama “Acil” koduyla BBC World
Service’ten gelen mektupla… Gazeteci Beth Timmins,
TRT’de uzun yıllardır pazar sabahları yayımlanan
“Western”, bizdeki yaygın adlandırma ile kovboy
filmlerinin kaldırılması kararı üzerine konuşmak istiyordu
önümüzdeki birkaç saat içinde ama ben mektubu okuduğumda çoktan gün
dönmüştü. Dolayısıyla bu “fantastik” gelişme üzerine kelam
etme fırsatını kaçırmış oldum.
Sonra İnternet’e göz attığımda kararın nedeni
hakkında bir açıklamanın henüz yapılmadığını, ama beklendiğini
öğrendim. Tahminler yok değildi tabii. Rahip
Brunson meselesi sonrası Türkiye-ABD ilişkilerinde
yükselen hararet ve karşılıklı restleşmelerle bağlantı kuruluyordu.
Bazı gazete ve gazetecilere okur şikâyetleri geldiği de
belirtiliyor, “Kaldırın şu Amerikan kovboylarını”
diyenlerden dem vuruluyordu.
Dolayısıyla TRT bu hislere tercüman-mış!
Böylece “Western”i gidermiş, Amerika’yı da iyice çökertmiş
olduk!..
***
Şu doğru: “Western”, Amerika
demektir; bir federal ulus-devlet olarak ABD’nin
“kıt-kanaat” tarihi demektir. Dünya çapında yaygınlığı
düşünüldüğünde de “Sam Amca”nın kültürel
hegemonyasının en etkin hayata geçirildiği popüler
“enstrüman” demektir.
Dünyanın gözünde “Sam Amca”,
John Wayne ile ete kemiğe
bürünmüştür.
Tabii daha sinema yokken “Western”
vardır. Roman/öykü olarak ilk “Western” kurguları
1800’lerin ilk çeyreğine tarihlenir. Yani “Western” bir
gerçek olarak yaşanırken kurgulanmaya da başlanmıştır. Ama esas
Amerikan İç Savaşı (1861-65) sonrası “Batı” topraklarının
(Mississippi Irmağı’nın batısından Pasifik Okyanusu’na kadar olan
alan) yerleşime açılmasıyla patlar “Western”… Kıtanın
yerli/otokton halklarıyla (“Kızılderililer”) kanlı
mücadeleler sonrasında (ki tarihin gördüğü en büyük katliamdır)
kanun-nizam hâkimiyetinin sağlanmasındaki zorluklar sebebiyle
silahlı şiddetin hükmünü icra ettiği topraklarda sığır çobanları
(“kovboy”lar), kanun kaçakları (“haydut”lar) ve
kanun adamları (“şerif”ler) döngüsünde bir
“vahşi” mücadeledir süregelen… İşte karşınızda “Vahşi
Batı”!..
***
Kuşkusuz “Western”, 20’nci yüzyılda
sinema ile yaygınlaştı. 1920, 30 ve 40’ların “Radyo
Günleri”nde başlayan “Western” dizileri ise
televizyonun başlangıç yılları olan 1950’lerden itibaren ekranlarda
boy gösterdi. Bizde de bir döneme (1970’ler) damga vurmuştur
(“Bonanza”, “Küçük Ev” unutulur mu?!).
ABD’nin kuruluş “mitos”u haline gelmiş
“Western” popülerleşip evrenselleştikçe farklı ülkelerden
katkılar da geldi (Yeşilçam bile kovboylara kayıtsız kalmadı).
Özellikle hem çizgi romanda, hem sinemada İtalyan tarzı anlatılar,
Amerikalı özgün örneklerden de büyük ilgi ve heyecanla takip edilir
oldu. Sinemada bunlar arasından biri, benim favorimdir ve bugün
bile nerede denk gelsem seyrine düşmeden duramam: “İyi, Kötü
ve Çirkin” (“Il Buono, il bruto, il
cattivo”, 1967). Amerikan İç Savaşı sırasında geçen film,
müthiş epik ve fantastik bir akış içinde, bir “kaynak”
için ortaya çıkan kişisel çatışmaları aynı kaynak uğruna kendini
gösteren büyük ölçekli çatışma, savaş ve acılara ustalıkla bağlar.
“Para”dır bu kaynak ve onun uğruna bireysel bazda kavga
edenler haydut; kolektif bazda kavga edip ölenlerse
“kahraman”dır!..
***