'Gezi kalkışması başarılı olsa ne olurdu' diye düşündünüz mü hiç?
Anadolu tabiriyle 'gâvurluğundan' 'çok güzel olurdu Erdoğan'dan kurtulurduk işte' diyenleri boş verin siz!
Hakikate odaklanın!
Mesela o günden bugüne geçen tam dokuz yılda neler değişti bu ülkede?
Yunanistan'ın İstanbul'u, İzmir' i alma hayalleri suya düştü! Bırakın hayallerini, Türkiye'nin bugün ulaştığı güçten korkar hale geldiler. Bakmayın siz zırt-pırt kafa tutmalarına, horozlanmalarına! Kendi bileklerine güvendiklerinden değil. Gırtlaklarına kadar borca batmış haldeler. Onlarca yıl bu borcu ödeyecekler. Türkiye'ye kendi başlarına kafa tutacak halleri mi var?
Tir tir titriyorlar!
Bu yüzden de ülkelerini ABD garnizonuna çevirdiler.
ABD'nin 51'inci eyaleti oldular.
Türkiye'ye atar yapmalarının sebebi de bu işte!
'ABD beni korur kimsecikler bana dokunamaz' diyorlar!
Fransa'dan satın aldıkları Rafale uçaklarına güveniyorlar!
Onları uçurmalarını bırakın parasını nasıl ödeyecekler o bile belli değil?
Haçlı dostlarından gelecek yardıma güveniyorlar!
Neyse, biz dönelim ilk soruya; Gezi'den bugüne geçen o dokuz yıl içinde Türkiye boş mu durdu?
Durmadı!
Savunma sanayiinde dev atılımlar gerçekleştirdi.
Hem de CHP'nin, HDP'nin, İP'in, Saadet'in, Gelecek'in, Deva'nın karşı koymalarına rağmen.
Foncu yazar çizerin her türden ifsat faaliyetlerine rağmen.
Bugün kendimize yetecek durumdayız.
Bildiğimiz bilmediğimiz, açıklanan açıklanmayan silahlarımız var.
İHA'larımız, savaş gemilerimiz, denizaltılarımız, hava savunma sistemlerimiz, füzelerimiz, İHA'larımız, SİHA'larımız...
Eğer o gün Gezi kalkışması amacına ulaşsaydı bugün bunların hiçbiri olmayacaktı!
S-400'lere karşı çıkmadılar mı?
ABD Kongresi'nde konuşan ve ayakta alkışlanan Yunan Başbakan Miçotakis ne dedi?
'Türklere F-16 vermeyin'?
Kemal Bey ne diyordu?
'Yunanistan mı bize saldıracak'?
Erdoğan Türkiye'nin kuşatılmak istendiğini daha ilk günden biliyordu ve tüm engellemelere rağmen tedbir aldı.