Bu nedenle sosyal teorinin önemli isimleri yaşadıkları çağı tanımlama adına muhtelif kavramlar geliştir-mişlerdir. 20. yüzyılın sonu ve 21. yüzyılın başı itibarıyla farklı bir evrede yaşadığımız gerçeğini bütün boyutları ile anlamlandırma arayışı içerisinde olan düşünürler, dönemlendirme ve analiz açısından önemli çerçeveler ihdas etmişlerdir. Her ne kadar bir kavram, dönemin bütün boyutlarını analiz etmede sınırlılıklar ihtiva etse de aynı dönemi anlamlandırma adına üretilen farklı kavramlar, gerçekliğin muhtelif boyutlarını görebilmemizi sağlarlar.
Bu açıdan 1960’lar ve 70’ler boyunca tartışılan endüstri sonrası toplum teorileri, bilgi ve enformasyon çağı kavramsallaştırmalarını anlama adına önemli. Nitekim o dönem tartışılan ve ilgili dönemi geçiş toplumu olarak kategorize eden yaklaşımlar, hem sosyal hem ekonomik hem de politik açıdan nasıl bir değişim içerisinde olunduğunu göstermişlerdir. Örneğin mal üretiminden hizmet üretimine, mavi yakalı endüstriyel mesleklerden beyaz yakalı profesyonel ve teknik konumlara, işçi sınıfı ağırlıklı bir toplumdan orta sınıf topluma geçişin söz konusu olduğu bir transformasyon süreci söz konusu olmuştur.