Damat Bakan son 10 yılın en kötü ekonomik göstergelerine rağmen,
kameraların karşısına çıkıp, 2019 yılının Eylül ayından sonra
enflasyonda tek haneyi göreceğiz gibi laflar ediyor. Bugün
ülkemizi, dünyanın en yüksek enflasyon oranlarından birisine
sürükleyen sanki başkalarıymış gibi konuşuyor adeta.
Hala 2019 yılında 2.5 milyon kişiye ilave istihdam sağlanacağını
vaad ederken, son derecede iddialı görünüyor. Yani kısacası "nurlu
ufuklar" vaad ediyor. 17 yıllık tek parti iktidarlarının
sonunda.
Gelin görün ki, ülkede kişi başına düşen milli gelir yıllar sonra
10 bin doların altına düşmüş vaziyette.
Türkiye kişi başına düşen milli gelir sıralamasında, dünyada
64’üncü sıradan 71’inci sıraya geriledi.
Ekonomi stagflasyonist (enflasyon ve durgunluk bir arada) süreçten,
slumpflasyona doğru (yüksek enflasyon ve ekonomik küçülme eş
zamanlı) sürükleniyor.
Emekliler, bir TL ucuz kuru soğan alabilmek uğruna, Tanzim
çadırlarının önünde Mart soğuğunda kuyrukta bekleşiyorlar.
Bankalar zorlaştırılan "konkordato" yerine" "yeniden
yapılandırmaya" yönelen çok sayıda firmadan olan alacaklarının
donuklaşması nedeniyle sıkıntılı bir "bilanço resesyonuna" girme
endişesi taşıyorlar.
İşsizlik son 10 yılın en kötüsü. Koalisyon hükümetlerinde dahi
yüzde 6.5 dolaylarında olan işsizlik, tek parti - tek adam
rejiminde yüzde 13.5’e çıkmış vaziyette.
Katarlılara, Savunma Sanayimizin göz bebeği olan Sakarya Tank Palet
Fabrikası’nın işletme hakkını, ihalesiz-ilansız ahbap-çavuş
yöntemleriyle devrediyorlar. Sonra da, "bu yaptığımız özelleştirme
sayılmaz, çünkü mülkiyet devri yok&q...