Türkiye’nin ulusal güvenliğinin sağlanması için attığı bu adımlar, bir taraftan Türkiye’yi çevreleme politikalarını akamete uğratırken diğer taraftan da Türkiye’siz denklem kurmanın mümkün olmadığını gözler önüne serdi.
Güvenlik ve dış politikanın artık ayrıştırılamayacağı bir dönemde yaşıyoruz. Bir taraftan diplomasi 7/24 devam ederken, gerektiğinde sert güç unsurlarını devreye sokmak gerekebiliyor. Bu entegre anlayış, Türkiye’nin devam eden bölgesel kaosun yan etkilerini bertaraf edebilmesi için olmazsa olmaz. Diplomasi güvenlik birimlerinin önünü açıyor, güvenlik birimlerinin faaliyetleri diplomasimize ivme kazandırıyor. Bunun en bariz örneği Barış Pınarı Harekatı’mız oldu.