AB Komisyonu tarafından yayımlanan “2018 Türkiye Ülke Raporu ve Genişleme Stratejisi Belgesi” tahmin edildiği üzere Türkiye’nin ve AB-Türkiye ilişkilerinin gerçeklerini es geçmiş. Bu durum Türkiye-AB ilişkilerindeki en köklü soruna işaret ediyor aslında. AB Türkiye’yi paranteze almak ve anlamamak konusunda ısrar ediyor. Her şeyden öte AB’nin Türkiye yaklaşımı sübjektif ve samimi bir değerlendirmeden ziyade üye ülkelerin gündemini gerçekleştirmeye yönelik.
Türkiye’nin AB ile ilişki tarihi hayal kırıklıklarıyla dolu. Türkiye’de AB’ye doğru atılan müspet adımlara AB’nin mukabele etmemesi bu hayal kırıklıklarının merkezinde yer alıyor. Son yıllardaki en büyük hayal kırıklığı ise 15 Temmuz darbe girişiminden sonra AB’nin takındığı tavır. AB’nin kâğıt üzerindeki merkez değerlerinden olan demokrasinin, bir darbe girişimiyle yok edilmeye çalışılmasına karşı AB’nin tavrı sadece AB-Türkiye ilişkileri açısından değil; aynı zamanda AB ideali açısından da hay