Libya’da Türkiye’nin desteğiyle oyunun kuralları değişti. Daha birkaç ay önce mutlak zafer nidaları atan darbeci Hafter güçleri ve arkasındaki bölgesel destekçiler, ilk defa kendi akıllarından çıkan bir “ateşkes” ilanına girişmek zorunda kaldı. Kahire’de kafasını kaldıramaz bir psikolojiyle okuduğu “ateşkes” metni ile Hafter ve destekçileri yenilgilerini zımnen kabul ederken, yine ve yeniden bir siyasi operasyon çekebilme umuduyla kamuoyuna seslendiler.
Hem Hafter hem de bölgesel destekçileri kanadından “ateşkes” sonrası yapılan açıklamalara baktığımızda, her iki cenahın hem psikolojisini hem de Libya’ya yaklaşımını anlamamız mümkün. Öncelikle tırnak içerisine alınan girişimin bir ateşkes olmadığını bir kenara not etmek gerekiyor. Zira bu kanat hala ve her şeye rağmen meşruiyetin değerine ve ateşkesin önemine inanmıyor. Meşruiyetin değerine inansalardı, kendilerini BM’nin ve hatta Arap Birliği’