Bakmayın DAİŞ’le mücadelenin PR’ını yapıp duran fakat diğer yandan DAİŞ’i var eden tüm dinamikleri besleyen aktörlerin yangında kül bırakmadığına. Türkiye DAİŞ’le ilk ve kapsamlı mücadeleyi yürüten ülkedir. Gerisi, boş laf. Türkiye DAİŞ denilen “istihbarat mucizesiyle” mücadele etmeye başladığında bugünlerde efelenen aktörlerin gündeminde bırakın DAİŞ’le mücadele yoktu. Daha doğrusu o günlerde mezkûr aktörler DAİŞ’i var edip, büyütecek adımlar atmakla veya DAİŞ gibi örgütlerin ortaya çıkmasını engelleyecek adımlar atmamakla meşguldü.
Rusya, İran ve Esed rejimi. DAİŞ’le mücadele ettiğini iddia ederek Suriye’de taş üstünde taş bırakmayan, ekmek fırınlarından okullara kadar nerede sivil varsa ve DAİŞ yoksa ölüm yağdıran aktörler, sadece DAİŞ’i var eden dinamikleri yaratmadılar. Doğrudan DAİŞ denilen örgütü Suriye coğrafyasına zerk ettiler. Bu sebepten DAİŞ denilince Irak mazisi olan ve doğal seyrinde Suriye coğrafyasına giren bir örgütten bahsetmiyoruz. DAİŞ’in doğal bir seyirde dönüşen ve eylemler yürüten bir örgüt olduğunu iddia etmek oldukça zor ve bu örgüte dair resmin tamamını görmemizi engelliyor. Örneğin DAİŞ’e dair mevcut ezberler, örgütün Irak’taki hızlı yayılmasını kısmen açıklarken Suriye’deki varlığını ve eylemlerini anlatmakta yetersiz kalıyor.