Ortadoğu’nun kritik ülkelerinde sokak hareketliliği artıyor. Irak, Lübnan ve İran’da bir süredir değişik sıklıklarla ve çapta devam eden gösteriler tabiatıyla merakla takip ediliyor. Son sekiz senelik sürecin bize öğrettiği- en azından öğretmesi gereken- bu hareketliliklere bakıp hızlı yorumlar yapılmaması gerektiği. Yaratacağı sonuçlar bir yana, sıradan insanların ortaya koyduğu değişim talebi ve mevcut durum eleştirisini herkesin dikkatle takip etmesi gerekiyor.
Bu bir trend mi ya da gösteriler arasında bir bağlantı var mı sorusu soruluyor. Arap Baharı’na benzer kuvvette bir bağlantısallık kurmaktan kaçınanlar daha fazla. Diğer taraftan ise gösterileri gözden düşürmek için, bunu İran’a karşı planlı bir bölgesel proje olarak sunanlar da yok değil.
İran dışındaki iki ülke İran’ın nüfuzunun oldukça güçlü hissedildiği ülkeler. Irak’ta işgal sonrasında ABD’nin ürettiği boşluğu iyi değerlendiren İran, ülkede “kral yapıcı” konumunu sağlamlaştırmıştı