Ortadoğu’da son yıllarda berraklaşan bir statüko ittifakı var. Uzun yıllara dayanan bir ittifak olsa da son beş altı sene içerisinde saflar daha da netleşti. Daha önce aynı karede görünmeye çekinen aktörler ittifaklarını alenileştirdi. Ortak amaç uğruna ‘garip yol arkadaşlıkları’ kurdular. Bu yolda her şeyi göze aldılar. İç savaşları körüklediler, darbe ve darbe girişimi yaptılar, çok sayıda katliama imza attılar, terör örgütlerini desteklediler.
Haklarını teslim etmek gerek ki son beş altı senede çok ‘başarılıydılar’. Libya’da ve Mısır’da darbe yaptılar, Suriye’de Esed rejimini ayakta tuttular, Yemen’i felakete sürüklediler, Irak’ı paramparça ettiler. Arap Baharı’nı öldürdüler. Türkiye’de ayaklanma ve darbe girişimleri tezgahladılar. Türkiye’nin Batı’daki ve hatta Arap dünyasındaki imajını sarstılar. DEAŞ ve PKK gibi terör örgütlerini palazlandırdılar. Son beş altı senede nereye ellerini attılarsa kuruttular, yani kazandılar. Kabul edelim ki