Suriye’de daha önce de birçok kez denenen fakat başarılamayan “ateşkes”, Kurban Bayramı öncesinde tekrar masada. Bir süredir ABD ile Rusya arasında devam eden ve Türkiye gibi bölgesel ülkelerin de desteklediği müzakereler, detayları tam olarak açıklanmayan bir anlaşmayla sonuçlandı. Anlaşmaya göre: Rejim uçakları ABD ve Rusya’nın mutabakata vardığı muhalif bölgelerde uçmayacak; 12 Eylül itibarıyla “çatışmaların durması” (cessation of hostilities) yürürlüğe girecek; kuşatma altındaki bölgelere insani yardım ulaştırılacak; ABD ve Rusya bir“Birleşik İstihbarat Grubu” kuracak ve DAİŞ ve El-Nusra’ya (Şam’ın Fethi Cephesi) karşı koordineli hava saldırıları yapacak. Çatışmalar bir haftalığına da olsa duracak ve Halepliler bayramı Esed-Rus ve ABD uçaklarından korkmadan geçirebilecekse olumlu bir gelişme; fakat uygulama zorlukları ve detaylar düşündürücü.
Şunu belirtmeden geçmeyelim, mutabakata varılan bir ateşkes değil, yukarıda da belirtildiği üzere bir “çatışmaların durması”. Teknik bir tartışma da olsa bu iki kavram arasındaki fark, Suriye krizinin gerçekliklerini gözler önüne seren cinsten. Ateşkes daha formel bir mutabakat olup beraberinde çatışmaların azaltılmasını da amaç edinen birtakım taahhütler de içerir. Çatışmaların durması ise adı üstünde çatışmaların azalmasından ziyade belli bir süre durmasını hedefleyen ve taraflara temel maddeler dışında taahhütler yüklemeyen bir anlaşma türüdür. Yani Suriye’de devam eden kompleks çatışmalardan bunalan özellikle sivillere bir nebze olsun nefes aldırmayı amaçlıyor. Bu sebepten kısa vadeli ve oldukça geçici bir konseptten bahsettiğimizi unutmayalım.