‘Suudi Arabistan, Suriye’ye asker göndermeye hazırlanıyor’ haberlerinin dolaşıma sokulduğu günlerde İran ve Esed rejimi yaptığı sert açıklamalarda ‘Suriye’ye gelen yabancı askerler tabutta dönerler’ diyordu. Rejim adına açıklama yapan Dışişleri Bakanı Velid Muallem, kavga çıkarmaya gönderildiği ‘müzakere’ toplantılarındaki ceberut tavırları ve aparatı olduğu rejimle özdeşleşen dezenformatif açıklamalarıyla tanınsa da bu açıklamasıyla hakikati tersinden de olsa yakalamışa benziyor.
Muallem’in ve İran’ın mezkur açıklamasını yaptığı saatlerde
İran’ın Suriye’deki işgal gücüne ait askerler tabutlarla İran’a
taşınıyordu. İran’ın Suriye işgali başladığı günden bugüne sayısız
İranlı askerin, ki bunların bazıları general rütbesinde ve hatta
ordu komutanı titri yaşayan isimlerdi, tabutları İran’a gönderildi.
Tabutun içinde imkânsızlıklar içinde yüzen bir halk direnişine
karşı tüm imkânlarını seferber etmesine rağmen evine tabutla
dönmekten kurtulamayan asker bedenleri dışında; işgal gücü İran’ın
devrimciliği, İslami olarak paketlemeye çalıştığı rejimi ve bölgede
mezhepçilik sosuna batırılmış kanlı jeopolitik gündemine feda
edilen anti-emperyalist söylemleri var.
Suriye’yi işgal etmesine dayanak yaptığı ve hoyratça kullandığı
ağır mezhepçi söylem ve gündem, İran’ı Suriye’de- diğer ülkelerde
olduğu gibi- mezhepçi politikaların başaktörü yaptı. Suriye ve
Irak’ta İran’ın komutasında hareket eden, mezhepçilik dolmuşuna
bindirilmiş çapulcular, mezhepleri için değil kendi ülkelerinde
insanca yaşamak için mücadele eden her Iraklıyı, her Suriyeliyi
işkence ederek öldürdüğü zaman askerlerin cesetleriyle birlikte o
tabutlarda ‘İran İslam Devrimi’nin ‘İslamiliği’ de gidiyor.
İran bölgede statükonun en büyük aktörü. Bu haliyle Mübarek’in veya
Sisi’nin Mısır’ından, Kaddafi’nin Libya’sından, Ali Abdullah
Salih’in Yemen’inden veya Bin Ali’nin Tunus’undan hiçbir farkı yok.
İran artık bir anti-devrim güç konumunda. Eskiden devrim ihracı
suçlamasıyla yaklaşılırdı İran’a, fakat İran artık bir devrim
tıkacı. İran’ın bölgedeki en büyük statüko aktörlerinden biri olan
Suriye Baas rejimini ayakta tutmak için şehit ettiği her Suriyeli,
Esed rejimine üflediği her nefes, bölgede ve uluslararası
platformlarda Esed rejimiyle birlikte girdiği her kare, Tahran’a
giden tabutların içerisine İran’ın ‘devrimci’ söylemlerini de
koyuyor. Bu yüzden Tahran’a giden tabutların içinde statükoyu
koruma adına ölmüş İran askerlerinin cesetleri var.