Maison Parret ve Vallaury'nin pastanesi, Nakumara'nın Japon mağazası, Dulas'ın Natürel çiçekçisi, Schumacher'in hamur işleriyle ünlü fırını, Yorgo'nun meyhanesi, Keserciyan'ın terzihanesi, Acemyan'ın tütüncü dükkânı, Hristo'nun kafesi gibi şehrin sosyetiklerinin büyük rağbet ettiği ve genelde azınlıkların sahibi olduğu işletmelerle doluymuş 1920’lerin başında pasajda çiçekçilerin artmasıyla Çiçek Pasajı olarak anılır olmuş.