Geride bıraktığımız hafta genelinde ilginç gelişmelere tanık
olduk; Perşembe gününe kadar olumsuzluklar kontrol altına alınmaya
başlamış gibi görünen ülkemizdeki piyasa eğilimleri, yeniden
tehlike sinyalleri verir hale geldi ve moralleri bozdu. Küresel
eğilimleri etkileyen bazı gelişmeler ve içeride daha fazla
azaltılamayan çok yönlü belirsizliklere bağlı olarak kredi
derecelendirme kurumlarından gelen hamleler, sonuç üzerinde etkili
oldu. Siyasilerden ve ekonomi yetkililerinden gelen piyasa dostu
söylemler, durumun böyle olmasını engelleyemedi.
Küresel ölçekte yaşanan gelişmeler, gelişen ekonomilere bakışı
olumsuzlaştıran ve riskten kaçınma eğilimini güçlendiren unsurlar
taşıyordu. Küresel fonlarda gelişen ekonomi risklerinin
azaltılacağı anlamına gelen tasarım hazırlıkları kısmen görmezden
gelindi. Fakat Ticaret Savaşları konusunu yeniden alevlendiren
gelişmeler, olumsuz eğilimleri tetikleyince durum farklılaştı. Cuma
günü beklenenden iyi çıkan ABD İşsizlik verileri ise, olumsuzluklar
bardağını taşırmaya başladı.
Kredi derecelendirme şirketleri harekete geçti
Gerek hemen yukarıda özetlemeye çalıştığımız küresel gelişmeler ve gerek ise son bir ay genelinde ülkemizde piyasaları sert bir şekilde dalgalandıranlar, kredi değerlendirme şirketlerini harekete geçirdi. Kredi derecelendirme kurumlarından biri ülke notumuzu, diğeri ise yaklaşık 25 bankamızınkini artan not düşüşü olasılığı nedeniyle üç ay süreli yakın izlemeye aldı. Bu tablo, Ekonomi yönetiminden gelen eylem ve söylemlerin piyasalar üzerindeki etkisinin azalmasına sebep oldu. Hafta başından Perşembe gününe kadar gerileyen döviz kurları, yeniden yukarı yönde hareketlendi ve beklentilerin olumsuzlaşmasına sebep oldu.
Ne olup bittiğini anlamak için, ağırlaşmış sorunlar ve ciddi dengesizlikler nedeniyle ekonomimizin kalıcı olabilecek döviz kuru veya faiz yükselişine tahammülü olmadığı gerçeğinin dikkate alınması gerekiyor. Bu sebeple en kırılgan ekonomiler arasında anılıyoruz. Son bir buçuk ay genelinde içerde yaşanan ve diğer gelişenlerden olumsuz yönde ayrışmamıza sebep olan olumsuzluklar, döviz kuru veya faizdeki yükselişin kalıcı olacağı endişesinin güçlenmesinden kaynaklanmıştı. Geride bıraktığımız haftanın son iki iş gününde küresel ölçekte yaşanan gelişmeler, hem döviz kurlarımız ve hem de faizlerdeki yükselişlerin kalıcı olma olasılığını hatırı sayılır oranda artırdı. Kredi derecelendirme şirketleri de bu olumsuzluğu görmezden gelmedi.
Ticaret Savaşı enflasyon baskısı üretebilir