İsviçreli bilim insanı Paul Hermann Müller, 1939 yılında
DDT denilen ilacın böceklere karşı çok etkili olduğunu
açıkladığında, doğadaki tüm canlıları nasıl bir felaketle baş başa
bırakacağını bilmiyordu.
Müller’in buluşu o yıllarda insanoğlunun en büyük
baş belalarından olan sıtma sineği ile bitleri yok ettiği
için, adeta pudra gibi kapış kapış gidiyor ve 1948
yılında Nobel Ödülü’ne layık görülüyordu.
DDT ayrıca
tarım üretimini olumsuz etkileyen zararlılara karşı da çok
etkiliydi.
Bu nedenle tarımda “Yeşil Devrim”in başlatıcısı
olduğuna inanılıyordu.
* * *
Ancak 22 yıl sonra yine bir bilim adamı, Rachel Carson,
DDT’nin sadece böcekleri değil, doğadaki tüm canlıları
zehirlediğini kanıtlıyordu.
Carson’a göre; DDT
“mucizevi bir ilaç” olmadığı gibi, topraktan atılması ancak 60
yılda gerçekleşen kalıcı ve çok etkili bir zehirdi. Acilen
yasaklanması, hatta bir yerden başka bir bölgeye naklinde bile
olağanüstü önlemler alınması gerekiyordu.