Biliyorsunuz, iki ayı aşkın süredir ıssız bir Ege kıyısında karantinadayım.
Bu nedenle İzmir’deki sıradan günlerimizi çok özlüyorum. Örneğin Atilla Köprülüoğlu gibi birkaç dostla bir kafede buluşup ülke gündemini değerlendirdiğimiz konuşmalar, Alsancak’ta yürürken selamlaştığımız güler yüzlü insanlar, bahar, çiçek ve deniz kokan sokaklar, “Yaşamak güzel şey be kardeşim” dedirten anlık mutlulukların tadına varamadan unutulmuş arka sokaklarda karşımıza çıkıveren aşılması çok zor, dağ gibi yoksulluklar, acılar ve umutsuzluklar…
★★★
Neyse ki biz şehre gidemesek de...