Babam, 33 yıl çalıştığı Emniyet Teşkilatı’ndan emekliye ayrıldığında hep hayalini kurduğu bakkallığa başlamıştı.
Kocamustafapaşa’daki avuç içi kadar mekanda çeşitli ürünlerle birlikte kitapların da satılabileceğini düşünmüş ve baş köşeye Aziz Nesin’in eserlerini yerleştirmişti.
Veresiyecilerin borç takmaları nedeniyle kısa sürede iflas ederek kapatmak zorunda kaldığımız dükkanın biz çocuklarına tek yararı, sinek avladığımız saatlerde bol bol Aziz Nesin kitapları okumamız olmuştu!..
★★★
Hiç unutmuyorum, bir akşam üstü yine kitap okurken; fötr şapkalı, siyah gözlüklü, pardesüsünün yakaları kalkık, filmlerdeki hafiyelere benzeyen bir adam geldi. Adımı, soyadımı, dükkanın sahibini sordu.