Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekillerinden CHP’li
Levent Gök’ün, Meclis gündemine taşıdığı “gıdalardaki bazı
katkı maddelerinin insan sağlığına olan zararlarının ürün
ambalajlarında belirtilmesiyle ilgili” önerisi
tüketicilerden büyük destek gördü.
Dilerim bu konudaki yasal düzenleme en kısa sürede gerçekleşir.
★★★
Bugün de size, Trakya’da çalışan bir çevre mühendisinin ürkütücü
tespitlerini aktaracağım.
“Bölgedeki fabrikalara çevre danışmanlık işi yapıyorum. Bu
12 yıl boyunca çevre ve insan sağlığı açısından inanılmaz kötü
tablolarla karşılaştım, karşılaşmaya da devam ediyorum.
Tüm çabama karşın bunların değişmediğini görerek, mesleğe
başladığım ilk yıllarda içimde özenle koruyup büyüttüğüm çevreci
aşkı kaybettim!..
★★★
Yıllar önce Edirne’de bir fabrikada, işçilere çevre eğitimi
veriyordum. Anlattıklarımdan sonra bir işçi yanıma geldi ve
‘Demet hanım bize boşa anlatıyorsunuz, siz asıl gidip
Çorlu’daki fabrika sahiplerine bunları söyleyin. Bu seneki mahsul
de geçen seneki gibi geldi’ dedi. Önce bir şey anlamadım.
Sonrasında dile getirdikleri aynen şöyleydi: ‘PİRİNÇ BU
SENE DE MAVİ ÇIKTI!..’ Şaşırmıştım. Mavi pirincin bir cins
pirinç olacağını düşündüm. Anlatmaya devam edince acı gerçekle
yüzleştim.
Ergene Nehri’ne verilen tekstil sanayi suları, korkunç seviyede
kirli. Kilometrelerce uzunluktaki bir hat boyunca çiftçiler,
mahsullerini o sularla sulamak zorunda kalıyor. Özellikle
çeltik tarlaları, tekstil fabrikalarından gelen bu mavi- lacivert
suyla sulandığından pirinç boyalı olarak çıkıyor! Bana
bunları anlatan köylüden o üründen bir avuç getirmesini istedim.
Çok geçmeden getirdi. Evet, pirinç maviydi!..
★★★