Yıl 1934…
Büyük Önder Atatürk, Çanakkale Savaşları’nın
yıldönümünde tarihe geçen o unutulmaz konuşmayı yapıyor:
“Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken
kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve
sükûn içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun
koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar!
Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur
içindedirler ve huzur içinde rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu
toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız
olmuşlardır.”
* * *
Atatürk’ün muhteşem konuşmasına cevap, çok geçmeden ta
Yeni Zelanda’dan “artık evlat olarak gördüğü” bir Anzak
askerinin annesinden geliyor:
“Gelibolu topraklarında yitirdiğimiz evlatlarımızın
acısını, alicenap sözleriniz hafifletti. Gözyaşlarımız dindi. Bir
ana olarak bana, bir güzelim teselli bahşetti. Yavrularımızın
sonsuz uykularında, huzur içinde dinlendiklerinden hiç kuşkumuz
kalmadı. Majesteleri kabul buyururlarsa bizler de kendilerine ‘Ata’
demek istiyoruz. Çünkü, yavrularımızın mezarları başında
söylediğiniz sözler, ancak bir öz babanın sözleri gibi yüce, ilahi…
Evlatlarımızı bir baba gibi kucaklayan ‘Büyük Ata’ya tüm analar
adına şükran, sevgi, saygıyla…”