En başta, bu yolla borçlanma limiti artışı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetimi Yasası’na aykırı. Çünkü bu yasada, “bütçe kanununda belirtilen başlangıç ödenekleri toplamı ile tahmin edilen gelirler arasındaki fark miktarı kadar net borç kullanımı yapılabilir” denildikten sonra, “Borçlanma limiti değiştirilemez” diyor. Bu madde orada dururken, “torba yasaya” madde koyarak limit arttırılamaz.
Yani 2016 sonunda 2017 için çıkarılan bütçe yasasında ne yazıyorsa o.
2017 Bütçe yasasında 634.1 milyar TL harcama ödeneği belirlenirken, 586.6 milyar TL gelir toplama yetkisi verildi. Yine bütçe yasasında aradaki farkın net borçlanma ile kapatılacağı yazılı. Yani 2017 için borçlanma miktarı 47.4 milyar TL ediyor.
Peki “kuyumcu terazisi mi bu?” denilebilir. Beklenmedik durumlar olabilir. İlave borçlanma gerekebilir. İşte şimdi 2017’de olduğu gibi.
Bunun yolu da, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetimi Yasası’nda gösteriliyor. Hazine, bütçedeki gelir gider farkının üstüne, bu farkın yüzde 5’i kadar daha borçlanabildiği gibi, Bakanlar Kurulu kararı ile ilave bir yüzde 5 daha borçlanabiliyor. Bu hesaba göre, borçlanma limitinin en üst tavanı 52.3 milyar TL ediyor.
Ama Hazine’nin bir sorunu var; bu yılki borçlanma ihtiyacı bu 52.3 milyar TL’nin de çok üzerinde. Torba yasa ile ilave edilmek istenen 37 milyar TL ile bakılırsa toplam borçlanma limitinin 84.5 milyar TL’ye çıkarılması istendiği anlaşılıyor. Ama yasa diyor ki; “borçlanma limiti artırılamaz”.