MUSTAFA Er’in Bursaspor’u büyük takımların karşılaşmak isteyeceği türden bir ekip.
Malatya ya da Sivas gibi orta sahayı bolca defansifle kurup
şeklini hiç bozmadan direnen tarzda bir takım değiller. Hep topu
istiyorlar, top onlardaysa tehditkârlar, değilse avantaj
rakiplerinde. Çünkü topsuz oyunda harika bir şema takımı değiller,
boşluk veriyorlar. Mustafa Er göreve geldikten
sonra yaptığı en önemli hamle, orta sahaya Furkan
takviyesi. Furkan Soyalp, Türkiye Kupası’ndaki
performanslarıyla dikkat çekip lig 11’ine girmiş yetenekli bir
genç. Gerçekten de top Bursa’dayken fark yaratıyor, ama basit
oynamaması, sıkça “en iyiyi yapma” arzusu, ona top
kaybı olarak geri dönüyor. Dün Bursaspor’un hem topu en iyi
kullanan, hem de en çok kaybeden oyuncusu olması sürpriz değil. Dün
kariyer maçını oynadı, 70’te de güzel oyununa yakışır şekilde süper
bir gol attı genç adam... YETENEK
BELİRLER
Sanırım sadece Furkan Soyalp
üzerinden bile Mustafa Er’le Aykut
Kocaman’ın farkını açıklayabilirsiniz: Fenerbahçe’de
Mehmet-Souza’nın oynadığı yerde görev yapıyor
Furkan. Ve Aykut Kocaman’ın asla
benimseyeceği türden bir oyuncu değil. Çünkü deniyor, risk alıyor,
doğal olarak da hata yapıyor. Ama Paul Le Guen ve
Mustafa Er, ona hata yapabilme kredisi tanıdıkları
için bu noktaya geldi, yeteneğini sergileyebilecek cesareti
kazandı. Fenerbahçe’deyse Souza-Mehmet Topal’dan
birinin yerine Mehmet Ekici’nin oynamasını
aklınızdan bile geçiremiyorsunuz. Yetenekli futbolcu kullanmak,
risk almak, hata yapmak Fenerba...