Bizlerin oldum olası kaderi bu maalesef!..
Yakalarına İslamcı, liberal, “bir zamanlar solcu” etiketi iliştiren zevatın “Resmi Tarih” diye aşağılayarak yazdığı “Özel Tarih” başlıklı en aşağılık yalanları, tahrifatları, düzmece tarih paçavralarını yırtıp atmak, bu “iktidar vakanüvislerini” her ortamda rezil rüsva etmek, yalanlarını boş bir eldiven gibi yüzlerine çarpmak!..
Taşların bağlanıp, köpeklerin serbest bırakıldığı zamanlar, tam da bu zevatın istediği türden ortamlardır. Özellikle şu 15 yıllık “Fetret Devri” sürecinde bunların yalanlarını, iktidara nasıl “paydaş olduklarını”, yakın tarihi ve günümüzü nasıl ters yüz ettiklerini ortaya koyan yüzlerce yazı, tam dört tane de kitap yazdım!.. Yazdıklarımın bir tanesine dahi tutarlı, söylediklerimi çürütebilecek bir karşılık veremediler… Veremezlerdi çünkü vakanüvislerin(Saray tarihçisi) görevi karşılık vermek değil, tarihi bağlandıkları kapının hoşuna gidecek şekilde deftere geçirmekti!..
Örneğin, sırf Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışını aşağılamak için zamanın Refah Parti milletvekili Hasan Hüseyin Ceylan Bandırma Vapuru’nun tarihte yazıldığı gibi bir taka olmadığını, 236 metre boyunda, bacasının da 19 metre yüksekliğinde olduğunu söylemişti… Ceylan, kısaca Bandırma Vapuru’nun bir transatlantik olduğunu iddia ediyordu!.. Ehh, yalancının mumu yatsıya kadar yandığı için, doğru bilgi, ruhu şad olsun Turgut Özakman’dan geldi: vapurun boyu 48 metre, baca yüksekliği ise 6 metreydi(Vahdeddin Mustafa Kemal ve
Milli Mücadele sayfa 291, dipnot 250) Bu yalanın ne denli uçuk olduğunu daha iyi anlayabilmeniz için, 1912 yılında Kuzey Atlantik’te bir buz dağına çarparak batan dünyanın en büyük gemisi Titanik’in boyunu paylaşayım:
-269 metreydi!..