Diğer bir deyişle, ağaç katliamı ile başlayıp, toprağın
zehirlenmesiyle, havanın zehirlenmesiyle devam eden, içtiğimiz,
yüzdüğümüz, toprağın bereketlenmesi için kullandığımız suyun bile
murdar edilmesiyle, insanların, hayvanların kansere yakalanmasıyla,
her türden canlının yok edilmesiyle sonlanan bir vicdansızlık, bir
ihanet!..
Peki yeni mi?.. Ne münasebet!.. 17 yıllık bu iktidar döneminde
alıştık, alıştırıldık artık… Güzelim Ege ve Akdeniz sahillerinden,
Karadeniz’in yüzlerce, binlerce yıllık yaylalarına, nehirlerine,
derelerine, Kaz Dağlarının, Torosların akciğer niteliğindeki
ormanlarına yapılan saldırıları, HES’lerin tahribatını, maden
izinlerinin getirdiği yıkımları, taş ocaklarının çölleştirdiği
yamaçları çok gördük, hep yaşadık!..