Biliyorsunuz, sarayın “eğitim meselesine”
eğilmesiyle, ilköğretim okullarından üniversitelere kadar herkes
birbirine girdi!..
Harıl harıl TEOG sınavına çalışan çocuklara, “yeni sisteme
geçilecek, bu yıl sınav yok” denildi,
yüz binlerce çocuk ne olduğunu şaşırdı… daha sonra açıklanan yeni
sistemin de aslında TEOG’dan neredeyse hiçbir farkının olmadığı
ortaya çıktı, iyi mi!.. Eğitimciler tek farkın “bazı çocukların”
önünün açılması olduğunu iddia ettiler…
Sonra sıra üniversite sınavlarına geldi; Sarayın direktifiyle
Yüksek Öğretim Kurulu(YÖK) yepyeni bir üniversiteye giriş sınavı
için kolları sıvadı. Büyük bir ciddiyetle çalıştı, çabaladı ve beş
gün önce, yeni adıyla “Yükseköğretim Kurumları
Sınavı” YÖK Başkanı tarafından açıklandı…
Açıklandı açıklanmasına ancak yeni sınav, konu dağılımı başta olmak
üzere birçok hususta belirsizliğini koruyordu. Zaten sınav
değişiklikleri nedeniyle büyük mali krize giren yayınevleri, Milli
Eğitim Bakanlığı’ndan yana yakıla bilgi gelmesini beklerken, o da
ne; bir yayınevi hem de YÖK Başkanı’nın açıklamasından yalnızca 2
gün sonra deneme sınavlarını basmaya başlamıştı!.. Yayınevinin adı
da pek sevimliydi doğrusu:
-Eğitim Vadisi!..
Bırakın basmayı, gayet şık tasarımlı “Optik Formlu YKS- Temel
Yeterlilik Testi” kitapçığı okullara toplu satış için sipariş
almaya bile başlamıştı!..
-Peki nasıl başarmıştı bu mucizeyi yayınevi?..
İki olasılık vardı; daha sınavın kriterleri bile belirlenmemiş
olduğu için “ya herro-ya merro” düsturundan
hareketle gelişigüzel bir kitapçık basıp, parsayı kapmak istemişti…
Ya da, şirkete MEB’den bilgi sızdırılmış veya bizzat
bilgilendirilmişti!..
-Hangisi doğruydu acaba?!. Yönetim kadrosu
şahane!.. Üniversite sınavına yaklaşık 2 milyon 250 bin
öğrenci hazırlanıyor…
Yani avanta büyük, kocaman!...