Deyimin patenti sevgili Attila İlhan’a
aitti…
Editörlüğünü yaptığı, namuslu, yurtsever aydın kalemlerin katıldığı
“Bir Millet Uyanıyor” başlıklı büyük kitap
dizisinde dip dalgasının önsözünü şöyle açıklıyordu:
-Parola: Vatan, İşareti. Namus!..
Attila
İlhan’ın cenazesi toprağa verilirken, orada bulunan 65 yaşlarındaki
bir adam yanındaki eşine şöyle diyordu:
-Dinlisi de burada, dinsizi de burada. Onları birleştiren
Attila İlhan oldu. vatanın ve milletin tehlikede olduğunu,
kurtuluşun milletin bütün güçlerini birleştirmesinde
bulunabileceğini anlattı. Başardı ki herkes
burada!..
Ölümünün üzerinden 13 yıl geçti; dip dalgası
ise uzun ve meşakkatli bir yolda giderek gelişti, büyüdü… Üzerine
tomalarla, biber gazlarıyla, gaz bombalarıyla, tazyikli sularla,
mermilerle, coplarla gelinmesine karşın yılmadı, “Uzun
Yürüyüş” ünü sürdürdü… Siyaseti, siyasetçiyi, mevcut
düzenin algı metotlarını yıkarak yürüdü; bayrak mitinglerinde, Gezi
Direnişi’nde, gencecik çocuklarını toprağa vererek yürüdü… 2015
seçimlerinde, 16 Nisan Referandumu’nda güçlü, coşkulu mesajlar
vererek yürüdü!..
Attila İlhan’ın tanımladığı şekliyle , Batı muhipleri, İkinci
Cumhuriyetçiler ve gericilerin en korktuğu, olmaması için her
türden engeli oluşturmak için çırpındığı durum da işte tam olarak
buydu:
-Dipten gelen dalga!..
Siz bakmayın AKP sözcülerinin “parlamentoyu yüzde 46 – 48, Cumhurbaşkanlığını ilk turda yüzde 54-56 ile kazanıyoruz” söylemlerine; papağan gibi sürekli tekrarlanan bu oranların hiç bir ankette, (tabii iktidara yamanmış bir, ikisi hariç) karşılığı yok!..
Tam tersine, tüm göstergeler Cumhur İttifakı’nın p...