Bunu ben söylemiyorum, AKP’li, Cumhurbaşkanı söylüyor…
Konuyu baştan alayım; Asrın liderimiz, dün Saray’daki Beştepe
Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Şehircilik
Şurası’nda şahane bir konuşma yaptı… Ben izleyemedim maalesef ama
yazıya dökülmüş hali bile gözlerimi yaşartmaya, kalbimi bir kuş
misali çarptırmaya yetti..
Asrın liderimiz zihinsel yozlaşmanın menfi etkisini en çok çarpık
şehirleşmede gördüğümüzü anlattı mesela… Sonra sözü kendi belediye
başkanlığı dönemine getirip şöyle dedi:
– 94’te göreve geldiğimde ne yazık ki, İstanbul’da
gecekondu sayısı 640 bindi. İstanbul’un nüfusu da o zaman 8
milyondu. Görevi bıraktığımda gecekondu sayısı 110 bine düşmüş,
bunların içinde kaçak yapılaşma da ayrıca var…
Büyük başarı tabii! Ufak bir soru çıkıyor tam bu noktada ortaya;
yerine ne koydunuz?.. Birazdan yanıtını bu büyük şahsiyetin
sözleriyle vereceğim; ancak kendisinden sonra ne olduğunu anlattığı
bölümü atlamayalım:
– O günden bugüne ne yazık ki gerek gecekondulaşma ve gerek
kaçak yapılaşma devam ediyor!..
İşte burada bir tuhaflık var; Cumhurbaşkanı görevi bıraktıktan
sonra sanki bir başka patinin görevi devraldığı gibi bir izlenim
yaratıyor… Halbuki İstanbul 94’ten bu yana kesintisiz olarak
neredeyse 24 yıldır AKP’li belediyenin elinde!.. Üstelik en büyük
projeler bizzat kendisi tarafından helikopterden talimatla hayata
geçti!.. Üçüncü köprü, yeni havalimanı gibi devasa projeler onun
emriyle yapılmadı mı?..
İstanbul’un yüzlerce yıllık silueti hem de en yakın arkadaşı
tarafından dikilen çirkinlik abidesi süper gökdelenlerle bozulmadı
mı?.. Hatırlayacaksınız şöyle demişti o zaman:
– Tıraşla şu gökdelenleri dedim, yanaşmadı ben de
küstüm!..
Küstüğü arkadaşı, daha geçenlerde tüm giderlerini üstlenip “Recep
Tayyip Erdoğan” adının verildiği imam hatip okulunun açılışını
Cumhurbaşkanı ile birlikte yapmamış mıydı...