Başbakan şöyle diyordu:
“Evliya Çelebi demiş ki, ‘Artvin’e gittim, dünya güzeli yeşillik; kahve ikram ettiler, fincanı koyacak düz yer bulamadım.’
Bu güzel diyarların bekçisi olan Artvinlileeer…
Artvin’in dağlarının, suyunun enerjisi bana yetti.
Ne zaman kendimi yorgun hissetsem ilk soluk alıp geleceğim yer Artvin olacak inşallah…
Biz Artvin’in yaylasını, dağlarını, bayırlarını, her yerini cennet gibi kılmaya, cennete hizmet etmeye geliyoruz.”
Alicengizbey şöyle demiyordu:
Yeşilliğin de, güzel diyarların da, dağların, bayırların, o cennetin de ellerinden öperiz!
***
Başbakan bu sözleri hemen seçimden önce Artvin’de iki milletvekilliğini de isterken söyledi.
(Allah ve) Artvin onlara bir milletvekili verdi.
İktidar da Artvin’e (bir kez daha) büyük işadamı memetcengizbey’i verdi.
Sayın Cengiz’in tuttuğu altın, henüz tutmadığı ise kendi deyişiyle “millete saygılar” projesi dahilinde.
Bir tutuyor, nükleer santral oluyor.