Biz yaşlandık ama henüz doğmamıştık.
Sonradan anladık ki memleketin Bizden Önceki tarihi “temizlik”le geçmiş.
Etnik-milli gerekçeli olanlar zaten üst üste birikmiş…
Ayrıca İmparatorluğun eski topraklarından gelenler oralardaki “temizlik”hummalarının acı ve travmalarıyla gelmiş… Kimi hasretine, acısına, umuduna sarılmış. Kimi bilenmiş.
Sürekli temizlik asla bitmemiş:
Üniversite, sanat dünyası, devlet daireleri, askeriye, nüfus kütüğündeki çentikler, fikriyat, mensubiyet, artık kara listeye nereden giriyorsan.
27 Mayıs da “temizlemiş”ti. 12 Mart ve sonra 12 Eylül kazıdı.
Elbette aradaki iktidarlar, 12 Eylül sonrası da boş durmadı.
28 Şubat arkadan darbeli, geniş kapsamlı “temizlik harekâtı”ydı.
28 Şubat koalisyonlarına verilen görev ve “Bin yıl sürmesi”nden beklenen de.
AKP’liler daha sonra AKP iktidarı döneminde “korku ve endişeler”le yaptıklarını elbet unutmaz ama, misal Cumhurbaşkanı Sezer’in Ecevit iktidarı döneminde, paşaların masaya koyduğu “Memur kara listesi ve temizlik kararnamesi”ni reddettiğini unutmuştur.
O da kesin ve kesif bir temizlik denemesiydi.