1 Mayıs işçilerin dayanışma günüdür ve 19. yüzyılın sonuna doğru işçilerin emeğin hakkını almak için verdikleri mücadelede kaybettiklerinin hatırasına düzenlenmiş, sembolik ve toplumsal değeri olan önemli bir gündür. Sanayi Çağı’nın doğuşuyla birlikte ortaya çıkan tablo yüzlerce yıllık tarımsal toplumların yapısını değiştirmiş, onların kurumlarını yetersiz hale getirmişti. Sosyal hakların, sosyal hukukunun olmadığı bir dönemin zihniyet ve kurumsal yapısında, sanayileşme sürecinin ortaya çıkardığı yeni toplumsal aktörlerin, yeni sosyal sorunların cevabının bulunması imkânsızdı. Sanayi toplumu gerçeğini ilk gören düşünce adamlarından biri olan Saint Simon; eski sosyal örgütlenme biçimini ‘askeri toplum yapısı’ diye nitelerken, bu duruma ‘yeni toplum veya endüstricilerin toplumu’ adını vermektedir. “İşin gerçeği, endüstriyel üretimin sınıflara dayanan bir yapısı vardı ve bu sınıflar eski farklılıklara benzemedikleri gibi aralarındaki ilişkilerin de eski geleneklerle düzenlenmesi imkânsızdı. Bunlar için yeni toplumsal sözleşmeye, yeni hukuka, yeni örgütlenmelere kısaca yeni bir kurumsal yapıya ihtiyaç vardı.”