Vedat Bilgin Akşam Gazetesi

19 Mayıs’ta ne oldu?

Bizlere Mustafa Kemal Paşa’nın kırık dökük, kelimesi kelimesine söyleneni hatırlıyorum ‘köhne Bandırma vapuruyla gizlice Samsun’a gittiği’ anlatılmıştı. Herhalde ‘İngiliz işgali...

19 Mayıs 2016 | 250 okunma

Bizlere Mustafa Kemal Paşa’nın kırık dökük, kelimesi kelimesine söyleneni hatırlıyorum ‘köhne Bandırma vapuruyla gizlice Samsun’a gittiği’ anlatılmıştı. Herhalde ‘İngiliz işgali altındaki İstanbul’dan üstelik kocaman bir gemiyle nasıl gizlice gitti’ sorusu çokça sorulmaya başlanmış olacak ki hikâyede bazı değişiklikler yapılarak, Padişah’ın Karadeniz yöresinde ortaya çıkan direniş hareketlerini bastırmak üzere Paşa’yı gönderdiği ve Bandırma vapuruna bu şartla İngilizlerden izin alındığı düzeltmesi eklendi. Böylece ‘Atatürk Samsun’a çıktı’ anlatısında başka düzeltmeler daha yapılması gereği duyuldu. Bunlardan ilkinin şu olması gerekirdi: Samsun’a çıkan Gazi Mustafa Kemal Paşa’dır; henüz soyadı kanunu olmadığı için Atatürk değildir.

Tarihe soru sormak

Yine de sorular biteceğe benzememektedir. Padişah işgale karşı direnen mahalli kuvvetleri Müdafa-i Hukuk teşkilatlarını neden susturmak istesin, neden bunun için Mustafa Kemal Paşa’yı görevlendirsin? O bölgedeki mahalli yönetime bağlı askerler dururken, Paşa’nın yanındaki birkaç subayla bu işi yapmak üzere oraya gönderildiğini iddia etmek size mantıklı geliyor mu?
Haydi diyelim bunu mantıklı bulduk, varsayalım Padişah Mondros hükümlerine rağmen asker çıkarılıp işgal edilen İstanbul’u görmeyerek, hâlâ bu anlaşmaya uyulur ümidiyle İngilizleri kışkırtmamak için direnmeyi uygun bulmuyordu; hatta bir adım daha ileri gidip Padişah İngilizlerden korktuğu için veya onlara teslim olup, onlarla işbirliği yaptığı için Paşa’yı bu işe memur etti diyelim, adama sormazlar mı neden onu tercih etti? O zamana kadar M. Kemal Paşa’nın savaşçı kimliğinin, kahramanlığının dışında direnişçileri bastırma ya da uzlaştırma gibi bir marifeti olduğunu kim biliyor, kim söylüyor? Sorular arka arkaya gelmeye devam ediyor. Mustafa Kemal Paşa deniz yoluyla Samsun’a çıktığında onu bu şehirde karşılayan heyet, Gazi’yi gazete fotoğraflarından, TV görüntülerinden tanıyamayacağına göre nereden duyarak kendilerini karşılamak üzere orada toplanmıştır? Karşılayanlar Padişah’ın emirleri doğrultusunda çekilen telgrafla meseleden haberdar olarak orada bulunmuyorlarsa, direniş hareketini bastırmak, Milli Mücadele’nin nüve unsurlarını etkisizleştirmek isteyen Paşa’yı geri göndermeleri gerekmez miydi? Oysa gelenlerin arasında başta Samsun Müftüsü olmak üzere, direnişçilerin, Milli Mücadele’yi mahalli düzeyde başlatmış olanların bulunduğu dolayısıyla Paşa’nın da bu mücadele için geldiği zaten bilinmektedir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Veda zamanı 26 Nisan 2021 | 702 Okunma Yarın ayın kaçı? 22 Nisan 2021 | 466 Okunma Sistem değişti de ne oldu! 19 Nisan 2021 | 228 Okunma Reel sektörün dinamizmine uygun para politikası 15 Nisan 2021 | 107 Okunma Karadeniz barışı 12 Nisan 2021 | 134 Okunma