“Artık seçime son üç gün kala, millet iradesinin büyük ölçüde şekillendiği söylenebilir. Elbette her seçim önemlidir fakat tarihimizde iki seçimin sadece seçim olmakla kalmayan, tarihsel bir dönüm noktası olma anlamını taşıdığını görmek durumundayız. 1950 Seçimleri Türkiye’nin tek partili ‘otoriter bir rejimden’ çıkılmasını ifade ettiği için bir ‘siyasal devrim’ niteliğindedir. 24 Haziran bu yönde yani demokratikleşme sürecinde ileri bir aşamayı temsil eden başkanlık sistemine geçişi sağlayan tarihimizdeki bir başka dönüm noktasında yapılan seçim olacaktır.”
Aslında bu seçimler Türkiye’de sistemin değişmesi gerektiğini söyleyenlerle, bunun değişmemesini isteyenler arasında geçmektedir. Bir başka ifadeyle bu seçimle ‘parlamenter sistem’ adı altında, 1950 seçimlerinden sonra ilk askeri darbeyle, 27 Mayıs’tan sonra kurulan, seçimlere rağmen, milletin seçtiği siyasetçilere hiç aldırmadan varlığını sürdüren, devleti ele geçiren bir zümrenin tahakküm düzenine son verilecektir.