Partiler siyasi organizasyonlardır ve toplumsal varlık temelinden mahrum iseler sadece tabela partisi olarak kalırlar ki bunun bu ülkede de çok sayıda örneğinin bulunduğunu sanırım bilmeyen yoktur. Siyasi partiler, sadece dayandıkları sosyal grubun, sınıfın, zümrenin veya cemaatin çerçevesinde, sınırlarında kaldıklarında da büyük parti olmaları zorlaşır, imkânsız hale gelebilir. Büyük partiler toplumun çeşitli unsurlarını, farklı kesimlerini, dahası yeni eğilimlerini bir araya getirmeyi başaran siyasi varlıklardır.
AK Parti 5. Büyük Kongresi’ni geçtiğimiz cumartesi yaparak, yeni bir başlangıç yapmaya hazır olduğunu ortaya koymuş oldu. Peki kurulduğu günden itibaren bu partiyi büyüten, iktidara taşıyan, yeni bir seçim öncesinde hâlâ birinci durumda tutan ve yapılacak seçimleri kazanmasına kesin gözüyle bakılmasına sebep olan hususlar nelerdir?
Bir siyasi parti olmak
AK Parti’de toplumun her kategorisinden, her tabakasından, neredeyse sivil alanın her grubundan, her cemaatinden farklı insanları bir araya getiren şey nedir? Partinin çeşitli söylemlerini, siyasi metinlerini analiz ettiğimizde bu sorunun cevabını vermeye yarayacak ipuçlarını elde edebiliriz.
‘Partinin kurucu genel başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şahsiyetinin, liderlik özelliklerinin bu siyasi hareketin doğuşunda, şekillenmesinde belirleyici rolü olduğunu, siyasi lider ve söylem etkileşiminin, siyasette adeta bağımsız bir değişken olarak işlev gördüğünü, bunun da bir siyaset anlayışı oluşturduğunu, moda tabirle algı yarattığını anlamak gerekmektedir.’ Bu sürecin karizmatik otorite diye Weber’den bu tarafa bilinen, bir liderlik anlayışına tekabül ettiği ayrıca hatırlanmalıdır. Demokratik süreçlerde karizma kavramı, liderin toplumsal rızayı alması ve inandırıcı özellikleriyle onu harekete geçirmesiyle, daha da önemli hale gelir. Bunu şunun için vurguluyorum, AK Parti’nin siyasal kimliğinin oluşmasında bu liderlik kurumunun önemli bir yeri bulunmaktadır.