Sovyet sisteminin bir halkı nasıl sömürdüğünü, bir ülkeyi nasıl geri bıraktığını anlamak için, başka bir ölçeğe gerek bırakmayacak kadar önemli bir gösterge olarak Azerbaycan’a belli aralıklarla gitmek yeterlidir. Azerbaycan toprağının kanı, enerjisi başkaları tarafından el konulup, sömürüsünden kurtulunca, kendi toprağına zenginlik olarak akmaya başlayınca nasıl refah yaratmaktadır bunu görmek gerekir. “Sovyetlerin yıkılışından birkaç yıl sonra ilk ziyarette gördüklerimi şöyle hatırlatırsam abarttığımı düşünmeyiniz; Anadolu’da herhangi bir kasabanın otobüs garajına benzeyen bir hava alanı manzarası ve o havaalanını Bakü’ye bağlayan neredeyse köy yolu sayılabilecek iptidai bir yol, otomobiller, otobüsler ise zaten dökülmektedir. Bakü merkezinde dahil Komünist Parti Binası ve birkaç resmi binanın dışında her yer perişandır. Hele insanlar, ortada duran tam bir sefalet tablosudur.”
Azerbaycan devlet başkanlığı seçimleri için gittiğimiz bu kardeş ül